Türkiye'ye talih kuşu konuyor!

ABD’nin Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisi John Koenig, Rumların Türkiye'ye bugüne kadar olduğundan daha fazla güvenmek zorunda olduklarını söyledi. Koenig, Ukrayna’daki gelişmelere ve Rusya’nın doğal gazı bir kez daha siyasi silah olarak kullanmaya çalıştığını belirterek, "Avrupa’nın enerji kaynaklarının değiştirilmesi gerektiğini daha çok düşünüyoruz. Bu enerji kaynaklarının değiştirilmesi yöntemlerinden biri de Kıbrıs’tan, Türkiye üzerinden geçecek bir boru hattıdır. Böylelikle enerji kaynaklarında Rusya'ya bağımlılık azalabilir." dedi. Cihan'ın haberine göre Koenig, Rum basınına özel açıklamalarda bulundu. Türkiye'ye artık daha fazla güvenmeleri konusunda Rumlara tavsiyelerde bulunan büyükelçi, Rum Ekonomik Münhasır Bölgesi'nde (MEB) bulunan doğalgazın Türkiye üzerinden aktarılabileceğini kaydetti. Rusya'nın Ukrayna geriliminde doğalgazı silah olarak kullandığını savunan Koenig, Rumları işaret ederek, "Jeopolitik perspektifleriniz ve adanın gelecekteki istikrarı açısından size yardımcı olacak." diye konuştu.

"TÜRKİYE İLE RUMLARIN MÜZAKERE ETMESİNİN TAM ZAMANI"
Söz konusu doğalgaz transferinin Kıbrıs sorununun çözümünden önce uygulanamayacağını aktaran Amerikalı Büyükelçi, Türkiye’yle işbirliği çerçevesinde böyle bir perspektif açık bırakılmak isteniyorsa Türkiye ile müzakere etmenin tam zamanı olduğuna vurgu yaptı. Yanlış anlaşılmaması gerektiğini belirten Koenig, bunun bugünkü siyasi şartlar altında olmayacağını, derinlemesine bir değişikliğe gidilmesini, bu değişikliğin de bir çözüm çerçevesinde geleceğini umduklarını ifade etti.

"BÖLGEDE KENDİ ÇIKARLARIMIZI DA GÜÇLENDİRİYORUZ"
ABD’nin Kıbrıs sorununa olan ilgisinin arttığı hatırlatılan Koenig’e bu ilginin Kıbrıs sorununun çözülmesi isteğinden mi yoksa ABD’nin bölgedeki menfaatlerinden mi kaynaklandığı soruldu. Sözlerine, "Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olarak bölgedeki kendi çıkarlarımızı da güçlendiriyoruz." diyerek başlayan John Koenig, "Kıbrıs sorunu yıllardan beridir ilgi gösterdiğimiz bir meseledir. Fiili durumun kabul edilmez olduğu politikamız değişmezdir ve bütün bu süreç içerisinde birçok inisiyatife aktif destek veriyoruz. Zaman, Kıbrıslı Rumların olduğu kadar Kıbrıslı Türklerin de aleyhine işlediği için Kıbrıs sorununun çözülmesi gereken bir sorun olduğunu defalarca söyledik." şeklinde konuştu.