Ülke iflasları ve kriz kapıda!

Geçen yıl tepetaklak olan petrol fiyatları bu yıla hızlı başlasa da bugün adeta çakıldı. Uzmanlar düşüşün devam etmesi durumunda ülke iflaslarının da kapıda olduğuna dikkati çekiyor.

Ülke iflasları ve kriz kapıda!

Geçen yıl adeta çakılan petrol fiyatları bu yıla hızlı başlasa da yükseliş kısa sürdü. Suudi Arabistan-İran gerginliğiyle yükselişe geçen petrol, ABD Enerji Bakanlığı'nın bugün açıklayacağı haftalık stok verilerinin ham petrol stoklarında artışa işaret edeceği beklentileri ile 11 yılın dibine geriledi.

Brent petrolün varil fiyatı yüzde 4'ün üzerinde düşerken kritik seviye olan 35 dolara çekilirken, ekonomik krizler ve ülke iflasları da kapıda.

RUSYA İLE SOĞUK SAVAŞ

Alan Menkul Değerler Genel Müdür Yardımcısı Yeliz Karabulut, "2014 yılında ABD yönetiminin özellikle Rusya’nın Kırım hamlesi ile Putin’in eski SSCB özlemi içinde olduğunu anladığı ve Putin Rusya’sından ancak bir ekonomik kriz ile kurtulmaya çalışacağına değindim. Görülüyor ki aslında bu senaryonun işlediği her ne kadar dünyada bir talep yetersizliği olsa da hem İran’ın yayılmacı hem de Rusya’nın yayılmacı politikasını önleyebilecek tek unsur petrol fiyatlarında düşüşü sağlayarak bu ülkeleri bir ekonomik krize sokmaktı. Rusya ekonomisi 2014 yılını tahmini bir yüzde 4 küçülme ile tamamlayacak , yine bu senede her ne kadar IMF’in Rusya için büyüme beklentisi yüzde 0 olsa da ben Rusya’nın bu sene de küçülmeye devam edeceğini bekliyorum. Rusya’nın aslında saldırgan tutumunun altında yatan temel etken Suudi Arabistan ile ABD arasında net bir şekilde görülen bir ittifaktır. Çünkü petrol her kafasını kaldırmaya başladığında bu iki ülkeden petrol fiyatlarını düşürücü açıklama geliyor yani aslında bir anlamda Rusya ile soğuk savaş yapılıyor" dedi.

RUSYA KRİZLERDEN AKILLANMIYOR!

"ABD devlet başkanı Obama’nın bir açıklaması aslında bu olayın şifrelerini vermişti benim ekonomim bir ürüne dayanmıyor ben her şeyi üretiyorum diyerek aslında Rusya’ya ekonomisini sadece emtialara dayandırarak en büyük hatayı yaptığını ima etmişti; yani aslında Rusya’yı 1998 ekonomik krizine sürükleyen sürece ve sonrasındaki olaylara atıfta bulunmuştu (Putin’i iktidara taşıyan 1998 ekonomik krizi ve sonrasındaki siyasi süreç ). Sonuçta Rusya eğer Asya ve doğu Avrupa’dan elini çekmediği sürece petrol fiyatlarında yükseliş görülmeyeceğini düşünüyorum" diyen Karabulut, sözlerini şöyle tamamladı: "Petrol fiyatlarında ise 36 USD seviyesi aşılamadığı sürece 31,50 seviyesine kadar gerileme görülebilir. 36 USD’nin üzerinde görülebilecek nokta 38 ve 42 seviyeleridir. Yine Rus rublesinin USD karşısındaki performasını değerlendirirsek: 72USDRUB ‘un üzerinde tekrar bir yükseliş hareketi görülebilir ve 80 USDRUB seviyesi test edilebilir diye düşünüyorum tabi Rusya Merkez Bankasının açıklamaları bu sürede önem kazanacaktır."

'PETROL FİYATLARINDA BASKININ DAHA DA ARTACAĞI ORTADA'

Destek Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Emre Özgüven, son 1.5 yıllık dönemde yüzde 70’lere varan oranda sert değer kayıpları gözlemlenen petrol fiyatlarının 2016 yılına oldukça hızlı bir giriş yaptığını hatırlatarak "Suudi Arabistan'ın 'terörizm' suçlamasıyla Şii Şeyh Nimr'in de aralarında olduğu 47 kişiyi idam etmesi ile İran ile diplomatik bağların kopması, buna ek olarak Tahran'daki Suudi Arabistan büyükelçilik binasının ateşe verilmesi endişeleri artırmış durumda.

SUUDİLER'İN 5 YIL İÇİNDE İFLAS EDEBİLECEĞİ TAHMİNİ DE FİTİLİ ATEŞLEDİ

Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerginliğin yeni olmadığını biliyoruz ve özellikle düşen petrol fiyatları sonrası zor günler geçiren, Uluslararası Para Fonu IMF’nin, Suudi Arabistan'ın beş yılda iflas edebileceği tahmininde bulunması, son dönemde İran’a uygulanan ambargoların kaldırılması ve petrol üretimindeki artacak kıyasıya rekabetin iki ülkeyi karşı karşıya getirdiği söylenebilir. İran’ın petrol üretimini artırmasıyla petrol fiyatlarındaki baskının daha da artacağı açıkça ortadadır" dedi.

Suudi Arabistan ve İran'ın, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nde (OPEC) de ezeli rakip pozisyonunda olduğuna vurgu yapan Özgüven, buna karşın son dönemde sıkıntılı bir dönemden geçildiğini kaydetti. Petrol gelirlerinin GSYH içindeki payının yüzde 46,4 olan Suudi Arabistan’da petrol sektörü bütçe gelirlerinin yüzde 80’ini oluşturduğunu aktaran Özgüven "İran ise yaptırımlar kalkar kalkmaz ilk başta üretimi günlük 500 bin varil, ardından da 1 milyon varil artırmayı hedefliyor. 2021’de ise bu rakamın 5.7 milyon varile ulaşması hedefleniyor. İran’ın şimdiki üretimi günlük 3.1 milyon varil, ihracatı ise 1.1 milyon varil. İran, dünyanın en büyük dördüncü petrol rezervlerine sahip" diye konuştu.

SUUDİ ARABİSTAN PEŞ PEŞE TEDBİR AÇIKLIYOR

Düşen petrol fiyatları nedeniyle 98 milyar dolarlık rekor bütçe açığı veren Suudi Arabistan'ın buna tedbir alabilmek için, 2016 yılı bütçesinde, harcama kısıntıları, sübvansiyon reformları ve özelleştirmeyi içeren bir dizi tedbir açıkladığını dile getiren Özgüven, sözlerine şöyle devam etti:

HANGİ EKONOMİLER YARA ALACAK?

"Dünya petrol pastasından pay kaybetmek istemeyen ve ekonomisi tehdit altında olan bu iki ülke gerginliği dünya petrol piyasasına da zarar vermeye devam edebilir. Suudi Arabistan bilindiği üzere petrol üretimi bakımından OPEC’in en önemli üyesi konumunda. Suudi-İran gerginliği petrol fiyatlarında yukarı yönlü hareketleri desteklese de, süregelen ve kronikleşmiş bir hal alan küresel arz fazlası sorunu, zayıf talep etkisi halen jeopolitik sorunlardan daha büyük bir sorun teşkil etmektedir.

DÜŞÜK SEVİYEDEKİ PETROL FİYATLARINDAN EN FAZLA RUSYA ETKİLENİR

Petrol fiyatlarının mevcut düşük seviyesini koruması halinde hangi ülke ekonomileri daha fazla yara alır, biraz da bu konuya değinelim.

1-RUSYA

Petrolün aşağı yönlü seyrinin en fazla etkisini hissettirdiği ülke hiç şüphesiz Rusya oldu. Rusya Federasyonu, büyük bir ekonomik gücün temeli olan doğal kaynaklara ve insan gücüne sahip dünyadaki belli başlı ülkelerden biri konumundadır. Rusya’nın sahip olduğu zengin doğal kaynak rezervleri ülke için büyük bir şans olmakla beraber ülke ekonomisi açısından bazı sakıncaları da beraberinde getirmektedir. 2014 yılı Aralık ayı sonunda Ruble, Dolar karşısında % 42 değer kaybına uğramıştır. 2015 yılı ilk çeyreğinde yüzde 2,2 daralan Rus ekonomisi, 2. çeyrekte yüzde 4,6, 3. çeyrekte ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,1 küçüldü. Buna karşın Rusya'nın toplam 87 milyar varil petrol rezervi olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bu da ülkenin 75 yıllık tüketimini karşılamaya yeterli gibi görünüyor.

2-NORVEÇ

Norveç’in de ihraç ettiği başlıca malların ham petrol, doğalgaz olduğu göz önünde bulundurulduğunda, düşen fiyatların ülke ekonomisine zarar verdiği söylenebilir. Dünya petrol rezervinin %1’ine sahip Norveç, Avrupa’nın doğal gaz rezervlerine sahip ikinci büyük ülkesidir.

3-KANADA

Kanada da düşen petrol fiyatlarından olumsuz etkilenen ülkeler arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Ülke Amerika'nın en büyük yabancı petrol tedarikçisi konumundadır.

4-VENEZUELA

Dünyanın en geniş petrol rezervlerine sahip ülkeler arasında başı çeken Venezuela da düşen petrol fiyatlarıyla zor bir dönemden geçmektedir. Ekonomisi petrole bağımlı durumda olan, ihracatının yüzde 95’i ve kamu bütçesinin yarısı petrole dayanan Venezuela dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip. Ancak düşen petrol fiyatlarıyla Venezuela’nın enflasyonu yüzde 150-200 gibi rakamlara çıkarken büyümesi ise eksi yüzde 10’a düştü.

5- NİJERYA

Petrolün devlet gelirinin yüzde 80'ini oluşturduğu Nijerya ise en zengin Afrika ülkelerinden biridir. Petrol fiyatının düşmesiyle azalan ihracat gelirleriyle hükümet ciddi bir bütçe açığıyla karşı karşıya gelmiş durumda.

140.3 milyar varil ile OPEC ülkeleri arasında en büyük üreticilerden olan Irak'ın devlet destekli ekonomisi petrol üzerinden işlemektedir. 2014'te petrol fiyatları sert bir şekilde düştüğünde devlet gelirlerinin de yüzde 30 oranında düştüğünü hatırlatmakta fayda var."

Kaynak:Uzmanpara