Uzmanlardan dikkat çeken tespit

Son 5 yılın en kötü çeyreğini yaşayan altında baskı devam ediyor. Uzmanlar, 1700 dolara kadar çıkan altında yeni bir düşüşün sürpriz olmayacağı görüşünde.

Uzmanlardan dikkat çeken tespit

ABD Doları’nın güçlenmesi ve tahvil getirilerindeki artışın kıymetli metallere oluşturduğu sert açıyla mart ayını düşüşle kapatan altın, nisana ise ABD Başkanı Joe Biden’ın 2.25 trilyon dolarlık paketinden güç alarak başladı. Değerli metal kendini yeniden psikolojik 1.700 doların üzerine atmayı başardı. Ancak uzmanlar, altın buralarda kalıcılık sağlamazsa kısa vadede yeni düşüşlerin sürpriz olmayacağı uyarısı yapıyor.

KORONAVİRÜS ETKİSİYLE ALTINA OLAN TALEP PATLADI

Ons altın; dolar ve tahvilin baskısıyla bu hafta 1.680 doların altına sarkan altın, 2016 yılından bu yana en kötü çeyrek dönemlik performansını sergiledi. Ocak-mart döneminde yüzde 9 değer kaybeden sarı metal, art arda 3’üncü ayı düşüşle tamamlamış oldu.

Nisana ise daha pozitif bir havada başlangıç yaptı altın. ABD Başkanı Joe Biden'ın açıkladığı altyapı yatırım harcamalarını içeren ‘Amerikan İstihdam planı’ adı verilen 2,25 trilyon dolar büyüklükteki paketin enflasyon beklentisi yaratmasından güç alan sarı metal 1.718 doları test etti. Ayrıca Avrupa'da Koronavirüse karşı karantina, kapatma tedbirlerinin yeniden sıkılaştırılması güvenli liman olarak altına yeniden talep getirdi.

ALTININ KONFOR ALANINDA KALICI OLMASI GEREKİYOR

Uzmanlara göre teknik açıdan incelendiğinde yukarı yönlü bir hareketin oluşması için altının ‘konfor alanı’ olarak görülen 1.700 doların üzerinde kalıcı olması gerekiyor. Bunu başarırsa önce 1.730 ve sonrasında ralli için kritik kabul edilen 1.765 doların önü açılabilir. Aksi takdirde değerli metalde satış baskısının devam edebileceği belirtiliyor. Bu durumda 1.675 ve sonrasında 1.658 yeni destek seviyeleri olarak öne çıkıyor.

ALTINDAKİ GERİ ÇEKİLME İKİNCİ ÇEYREKTE DE DEVAM EDECEK

İsviçre merkezli Credit Suisse, altında baskının yılın ikinci yarısında devam edeceği uyarısı yapıyor. 2015/2020 boğa piyasasının yüzde 38.2 geri çekilmesine işaret eden 1.682’nin görülmesinin ardından tahvil getirilerindeki artışla birlikte ikinci çeyrekte altındaki geri çekilmenin süreceği tahmininde bulunan bankaya göre, bin sonraki destek 1.620/15 dolar olacak. Altının burada tutunamaması halinde 1.564 seviyesinin görülmesinin mümkün olduğunu dile getiren banka, bunun 1.510’a gerilemeyi tetikleyebileceğini düşünüyor. Burada ise fiyatların taban oluşturabileceğine inanıyor.

DOLARIN GÜÇLENMESİ ALTININ CAZİBESİNİ AZALTIYOR

ABD’deki aşılama çalışmaları hızla devam ederken, ekonomisinin beklenenden hızlı toparlanacağı görüşüyle ABD 10 yıllık tahvil faizi Ocak 2020’den bu yana en yüksek seviyeye gelirken, dolar endeksi 5 ayın zirvesine ulaşmıştı. Ons altın da 1.677 dolara kadar gevşemişti. Altın geleneksel olarak enflasyona karşı koruma aracı olarak görülmesine karşın, son zamanlarda tahvil getirisindeki artış, faiz getirisi olmayan altının enflasyon kalkanı işlevini yerine getirmesini engelliyor. Ayrıca doların güçlenmesi, altının bu para birimi cinsinden alınıp satılması nedeniyle, sarı metalin cazibesini azaltıyor.

SARI METALİN İLACI: ENFLASYON, NEGATİF FAİZ, ARTAN BORÇLAR

Uzmanlara göre altında kısa vadede oynak bir görünüm sergilese de eflasyon beklentilerindeki artış, artan borç seviyeleri ve negatif faiz oranları orta vadede altına destek verebilecek faktörler. Ayrıca virüsün mutasyona uğramasının getirdiği endişeler ve bazı bölgelerde aşı dağıtımında kaynaklanan sorunların bu yıl altına yatırım talebini artırması beklenebilir.

MERKEZ BANKALARI ALTINA YÖNELECEK

Finansal data şirketi Refinitiv, Şubat ayında küresel altın ETF varlıklarında gözlemlenen çıkışa karşın, ekonominin normale dönmesinde karşılaşılacak sorunlar nedeniyle bu yıl altın yatırımlarının gücünü koruyacağını tahmin ediyor. Refinitiv Metal Analisti Saida Litosh, ETF varlıklarına yıllık bazda 2020’deki kadar büyük net giriş olmasa da küresel altın ETF varlıklarının büyüklüğünün bu yıl yeni bir zirve yakalanabileceğini düşünüyor. Tüketici talebi tarafında da bir hareketlenme yaşanabilir. Geçen yıl fiyatların rekor seviyeye çıkması Çin ve Hindistan başta olmak üzere tüketici ülkelerde talebi oldukça zayıflatmıştı. Bu yıl ise ekonomilerin COVID-19 pandemisinin etkilerini atlatmaya başlamasıyla fiziki talepte toparlanma bekleniyor. Buna karşın altın tüketen sektörlerden gelen talebin, alımların zayıf olduğu 2019 yılının bile gerisinde kalabileceği uyarısı yapılıyor. 2020’de altın alımları son yolların en düşük seviyesine inen merkez bankalarının, ekonomik toparlanmayla birlikte bu yıl net altın alımı yapmasını bekleyen Refinitiv, özellikle gelişmekte olan ülke merkez bankalarının rezervlerini çeşitlendirmek amacıyla altına yöneleceği tahmininde bulunuyor.

KAYNAK: DÜNYA/EVRİM KÜÇÜK