Yatırım teşviklerinde yeni dönem
Ekonomi Bakanı Zeybekci "Yaptığımız yeni düzenlemeyle yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde diğer faaliyetlerden elde edilecek kazançlara uygulanacak oranı tüm bölgelerde yüzde 80'e çıkartılacak" dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, yatırım teşvik sisteminde yapılan düzenlemeyle yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde diğer faaliyetlerden elde edilecek kazançlara uygulanacak oranının tüm bölgelerde yüzde 80'e çıkartıldığını bildirdi.
Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar'da Deği?şi?kli?k Yapılmasına Dai?r Bakanlar Kurulu Kararı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Zeybekci, konuya ilişkin yazılı açıklamasında, mevcut yatırım teşvik sisteminin etkinliğinin artırılması yönünde önemli düzenlemeler gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Yapılan yeni düzenlemeyle yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde diğer faaliyetlerden elde edilecek kazançlara uygulanacak oranını tüm bölgelerde yüzde 80'e çıkardıklarını vurgulayan Zeybekci, bu kapsamda yatırımcıların vergi indirimi desteğinden daha kısa sürede yararlanabilmesini sağlanacağını ve desteğin etkinliğinin artırılacağını kaydetti.
Zeybekci, söz konusu düzenlemeyle 31 Aralık'a kadar başlanılacak yatırımlar için halihazırda geçerli olan avantajlı vergi indirimi oranları ile sigorta primi işveren hissesi desteği sürelerinin kalıcı olarak uygulanmasını sağlayacaklarını belirterek, "Orta-yüksek teknolojili sanayi sınıfında yer alan motorlu kara taşıtları, makine ve kimyasal madde imalatı gibi daha çok gelişmiş bölgelerde yoğunlaşan, teknolojisi görece daha yüksek olan seçilmiş ürünlerin üretimine yönelik yatırımları 1, 2 ve 3'üncü bölgelerde yer alsalar dahi 4'üncü bölge destek oran ve sürelerinden yararlandıracağız." ifadelerini kullandı.
Zeybekci'nin verdiği bilgilere göre, yapılan düzenlemeyle yatırım teşviklerine getirilen yenilikler şöyle:
Vergi indirimi desteğinin etkinliğinin artırılmasına ilişkin önemli bir düzenleme uygulamaya konulacak. Mevcut uygulamada, yeni yatırımlardan kazanç elde edilmesinin zaman alması nedeniyle, işletme döneminde kullanılan vergi indirimi hakkı uzun yıllar içerisinde tüketilebiliyor ve bu nedenle desteğin reel tutarı azalabiliyor. Yeni düzenlemeyle yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde diğer faaliyetlerden elde edilecek kazançlara uygulanacak oranı tüm bölgelerde yüzde 80'e çıkartılacak. Böylece yatırımcıların vergi indirimi desteğinden daha kısa sürede yararlanabilmesi ve desteğin etkinliği artılacak. Ayrıca, yatırımcılar, yatırım döneminde elde ettikleri bu finansman imkanını, belgeye konu yatırımlarına kanalize ederek yatırımlarını beklenenden daha önce faaliyete geçirebilecek.
Yatırımcıların vergi indirimi ve sigorta primi işveren hissesi desteği açısından yararlandıkları yüksek destek oran ve süreler 31 Aralık 2016 tarihinden sonra başlanılacak yatırımlar için düşecekti. Örneğin, vergi indiriminde yatırıma katkı oranları bölgeler itibarıyla 5 ila 15 puan arasında düşecek, Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği süreleri ise 1. ve 2. bölgede kalkacak, diğer bölgelerde de 1 ila 3 yıl arasında azalacaktı. Yapılan düzenlemeyle 31 Aralık 2016 tarihine kadar başlanılacak yatırımlar için halihazırda geçerli olan avantajlı vergi indirimi oranları ile sigorta primi işveren hissesi desteği sürelerinin kalıcı olarak uygulanması sağlanacak.
Daha önce OECD teknoloji yoğunluk tanıma göre "yüksek teknolojili" sanayi sınıfında yer alan ürünlerinin üretimine yönelik yatırımları öncelikli yatırımlar kapsamına alarak 5. Bölge desteklerinden yararlandırılmaları sağlanmıştı. Bu kez sanayide yapısal dönüşümü sağlayacak ve rekabet gücünü artıracak OECD teknoloji yoğunluk tanımına göre "orta-yüksek teknolojili" sanayi sınıfında yer alan motorlu kara taşıtları imalatı, makine imalatı, kimyasal madde imalatı gibi daha çok gelişmiş bölgelerde yoğunlaşan, teknolojisi görece daha yüksek olan seçilmiş ürünlerin üretimine yönelik yatırımlar 1, 2 ve 3'üncü bölgelerde yer alsalar dahi 4'üncü bölge destek oran ve sürelerinden yararlandırılacak.
Bu düzenlemeyle sanayi sektöründeki düşük katma değerli üretim, ithalat ve ihracat yapısının dönüştürülmesi yoluyla dünya ticaretine uyum sağlayabilen sürdürülebilir bir imalat sanayi yapısı, sürdürülebilir cari açık ve sürdürülebilir büyüme hedeflerine ulaşılması yönünde katkı sağlayacağı öngörülüyor.